Kültür Mah. Mithatpaşa Cad. No: 71/4 Çankaya/ANKARA
0 (543) 454 11 49

Miras Taksim Sözleşmesi (Paylaşma) ve Davası Nedir 2025

Miras Taksim (Paylaşma) Sözleşmesi Nedir ?

Miras taksim sözleşmesi, mirasçıların miras bırakanın vefatından sonra, terekeye dahil olan mal varlığını kendi aralarında hakkaniyetli bir şekilde paylaşmalarını düzenleyen bir belgedir. Bu sözleşme, mirasçıların haklarını belirlemek ve bu haklar doğrultusunda nasıl hareket edeceklerini belirlemek amacıyla yapılır. Miras bırakanın taşınır ve taşınmaz malları, banka hesapları, fikri haklar ve diğer tüm malvarlıkları bu sözleşme kapsamında değerlendirilebilir.

Miras taksim sözleşmesinin geçerliliği, Türk Medeni Kanunu'nun 676. maddesi uyarınca düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, miras taksim sözleşmesinin yazılı olarak yapılması zorunludur. Kanun, mirasçıların, tereke mallarını kendi aralarında paylaşmalarını ve elbirliği mülkiyetini paylı mülkiyete dönüştürmelerini öngörmektedir. Mirasçıların bu sözleşmeye katılmaları ve sözleşmenin yazılı olarak düzenlenmesi, sözleşmenin geçerliliği için gereklidir.

Kanunun ilgili maddesinde şu ifadelere yer verilmiştir: "Mirasçılar arasında payların oluşturulması ve fiilen alınması veya aralarında yapacakları paylaşma sözleşmesi mirasçıları bağlar. Paylaşma sözleşmesiyle mirasçılar, tereke mallarının tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin miras payları oranında paylı mülkiyete dönüştürülmesini de kabul edebilirler. Paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır."

Miras taksim sözleşmesinin kapsamı, mirasçılar arasında yapılacak olan paylaşımın tüm detaylarını içermelidir. Sözleşme, mirasçılar arasında anlaşmazlıkları önlemek amacıyla düzenlenir ve tarafların haklarını ve sorumluluklarını açıkça belirtir. Miras taksim sözleşmesinin kapsamına giren hususlar şunlardır: payların belirlenmesi, taşınır ve taşınmaz mallar, banka hesapları, fikri haklar gibi diğer malvarlıkları ve paylaşım şekli. Mirasçılar, tereke mallarını belirli oranlarda paylaşma konusunda anlaşırlar. Bu paylaşım, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi şeklinde olabilir.

Miras taksim sözleşmesinin geçerli olması için yazılı bir şekilde düzenlenmesi yeterlidir.

Miras Taksim Sözleşmesinin Türleri ve Geçerliliği

Miras taksim sözleşmeleri, mirasçıların miras bırakanın ölümünden sonra malvarlığını kendi aralarında paylaşmalarını düzenleyen hukuki belgelerdir. Bu sözleşmeler, adi yazılı ve noterde yapılan resmi miras taksim sözleşmeleri olarak iki ana türde incelenir. Her iki türün de geçerlilik şartları ve uygulanma şekilleri farklılık gösterebilir.

Adi yazılı miras taksim sözleşmesi, mirasçıların kendi aralarında yapmış oldukları yazılı anlaşmadır. Bu tür sözleşme, resmi bir belge niteliğinde olmamakla birlikte, tüm mirasçıların katılımıyla ve imzalarıyla geçerlilik kazanır. Adi yazılı sözleşmelerde, tarafların anlaşmayı açık ve net bir şekilde ifade etmeleri önemlidir. Bu tür sözleşmelerde noter onayı gerekmemekle birlikte, anlaşmanın gelecekteki hukuki güvenliği açısından noter huzurunda düzenlenmesi tavsiye edilir.

Noterde yapılan resmi miras taksim sözleşmesi ise, noter huzurunda düzenlenen ve noter tarafından onaylanan belgedir. Bu tür sözleşmeler, hukuki açıdan daha güçlü bir güvence sağlar. Noter, tarafların iradelerini doğrulamakla ve sözleşmenin yasal gerekliliklere uygunluğunu denetlemekle yükümlüdür. Resmi sözleşmenin noter tarafından onaylanması, ileride ortaya çıkabilecek hukuki anlaşmazlıkları önleme açısından önemlidir. Noter huzurunda düzenlenen sözleşmelerde, tarafların iradelerinin serbestçe beyan edilmesi ve sözleşmenin içeriğinin açıkça belirtilmesi gereklidir.

Miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için Türk Medeni Kanunu'nun 676. maddesi önemli bir rol oynar. Bu maddeye göre, mirasçıların, terekeye dahil malların paylaşılması konusunda anlaşmaları ve bu anlaşmayı yazılı şekilde yapmaları zorunludur. Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi de bu sözleşme ile mümkündür. Yazılı şekilde yapılmayan miras taksim sözleşmeleri geçersiz sayılır ve hukuki sonuç doğurmaz.

Miras Taksim Sözleşmesi (Paylaşma) ve Davası Nedir 2024

Miras Taksim Sözleşmesinin Uygulamadaki Durumu

Miras taksim sözleşmesinin uygulanması, mirasçılar arasında anlaşmazlıkları önlemek ve mirasın adil bir şekilde paylaşılmasını sağlamak amacıyla önemli bir rol oynar. Ancak, bu sözleşmenin uygulanması sırasında belirli durumlar ve hukuki engeller ortaya çıkabilir. Miras taksim sözleşmesinin uygulama durumları arasında, elbirliği mülkiyetinin sona erdirilmesi, tüm mirasçıların katılımı, sözleşmenin usule uygun yapılması ve belirli durumlarda sözleşmeden dönülmesi gibi hususlar yer alır.

Miras taksim sözleşmesi, mirasçıların terekeye dahil mallar üzerinde birlikte tasarruf etme yetkisini sona erdirir ve bu malların paylı mülkiyete dönüştürülmesini sağlar. Ancak, bu dönüşümün geçerli olabilmesi için tüm mirasçıların katılımı gereklidir. Türk Medeni Kanunu'nun 676. maddesi, miras taksim sözleşmesinin yazılı şekilde yapılmasını ve tüm mirasçıların katılımını zorunlu kılmaktadır. Bu şartlar yerine getirilmediği takdirde, sözleşme geçersiz sayılır ve hukuki sonuç doğurmaz.

Miras Hesaplama Aracı  Miras Payı Nasıl Hesaplanır ?

Miras Hesaplama Tablosu

© 2024 Avukat Muhammet Ali BEYHAN

Birinci ve ikinci zümreye ait miras paylaşımı açısından faydalı olduğunu düşündüğümüz tarafımızca yazılan araç ile kabaca terekenin paylaşımı hakkında faydalanabilirsiniz. Ancak detaylı ve kesin bilgiyi ancak bir avukatın verebileceği asla unutulmamalıdır.

Görevli ve Yetkili Mahkeme

Miras taksim sözleşmesine ilişkin davalarda görevli mahkemeler Sulh Hukuk Mahkemeleri’dir. Sulh Hukuk Mahkemeleri, mirasın paylaşımı ve mirasçılar arasındaki anlaşmazlıkların çözümü konusunda yetkilidir. Miras taksim sözleşmesinin geçerliliği, iptali veya uygulanmasına yönelik davalar da bu mahkemelerde görülmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 11. maddesi, miras davalarında ölen kimsenin son yerleşim yeri mahkemesinin kesin yetkili olduğunu belirtmektedir.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında Miras Taksim Sözleşmesinin Bekletici Mesele Yapılması

Miras taksim sözleşmesi, mirasçıların terekeye dahil malları paylaşma konusunda anlaştıkları bir belgedir. Ancak, bazı durumlarda bu sözleşmenin uygulanması ve geçerliliği, ortaklığın giderilmesi davalarında bekletici mesele olarak ele alınabilir. Mirasçıların ortaklığının giderilmesi davasında miras taksim sözleşmesinin geçerliliği ve uygulanabilirliği incelenmelidir. Sözleşmenin geçerli olduğu tespit edilirse, ortaklığın giderilmesi davası bekletici mesele yapılabilir ve sözleşme doğrultusunda karar verilir.

Ortaklığın giderilmesi davası hakkında detaylı bilgi almak için tıklayınız.

Vasiye, Miras Taksim Sözleşmesi Yapmasına İzin Verilmesi

Bazı durumlarda, kısıtlı mirasçıların haklarının korunması amacıyla vasilerinin miras taksim sözleşmesi yapması gerekebilir. Bu durumda, vasi, kısıtlı adına miras taksim sözleşmesi yapmak için mahkemeden izin almalıdır. Türk Medeni Kanunu'nun 462/9 maddesi, vasi tarafından kısıtlı adına yapılacak miras taksim sözleşmelerinin vesayet makamının iznine tabi olduğunu belirtir.

Mirasın Paylaştırılmasında Anlaşma ve Dava Süreci

Mirasın paylaşılması, mirasçıların miras bırakanın malvarlığını adil bir şekilde bölüşmeleri sürecidir. Bu süreç, mirasçıların kendi aralarında anlaşarak veya mahkeme yoluyla gerçekleştirilir. Mirasın paylaşımı, miras hukuku çerçevesinde düzenlenmiş olup, çeşitli prosedürleri ve hukuki düzenlemeleri içerir. Mirasçıların anlaşarak paylaşım yapmaları, miras taksim sözleşmesiyle mümkün olurken, anlaşmazlık durumunda ise mirasın paylaştırılması davası açılabilir.

Anlaşma Yoluyla Paylaştırma - Miras Taksim Sözleşmesi

Mirasın paylaştırılması için mirasçıların anlaşması, miras taksim sözleşmesi adı verilen bir belge ile sağlanır. Bu sözleşme, mirasçıların tereke üzerinde sahip oldukları hakları belirler ve bu haklar doğrultusunda paylaşımı düzenler. Miras taksim sözleşmesi, tüm mirasçıların katılımıyla ve yazılı olarak yapılmalıdır. Bu sözleşmenin noter huzurunda yapılması, hukuki güvence sağlar ve gelecekte olası anlaşmazlıkları önler.

Türk Medeni Kanunu'nun 676. maddesi, miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için yazılı olma şartını getirir. Bu maddeye göre, "Mirasçılar arasında payların oluşturulması ve fiilen alınması veya aralarında yapacakları paylaşma sözleşmesi mirasçıları bağlar. Paylaşma sözleşmesiyle mirasçılar, tereke mallarının tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin miras payları oranında paylı mülkiyete dönüştürülmesini de kabul edebilirler. Paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır." Bu hüküm, miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için yazılı olma ve tüm mirasçıların katılımı şartlarını zorunlu kılar.

Miras taksim sözleşmesi, mirasçıların kendi aralarında anlaşarak mirası paylaştıkları bir belgedir. Bu sözleşmenin geçerli olabilmesi için tüm mirasçıların katılımı ve sözleşmenin yazılı olması gerekmektedir. Mirasçılar, bu sözleşme ile terekeye dahil malların paylaşımı konusunda anlaşır ve elbirliği mülkiyetini paylı mülkiyete dönüştürür. Sözleşmenin noter huzurunda yapılması, hukuki güvence sağlar ve olası anlaşmazlıkları önler.

Mirasın Paylaştırılması Davası - Anlaşmazlık Durumunda

Mirasçıların mirasın paylaşımı konusunda anlaşamamaları durumunda, miras taksim davası açılabilir. Bu dava, mirasçıların mahkeme yoluyla mirası paylaşmalarını sağlar. Miras taksim davası, uygulamada "ortaklığın giderilmesi davası" olarak da bilinir. Türk Medeni Kanunu'nun 642. maddesi, mirasçıların mirasın paylaşılmasını her zaman talep edebileceğini belirtir: "Mirasçılardan her biri, sözleşme veya kanun gereğince ortaklığı sürdürmekle yükümlü olmadıkça, her zaman mirasın paylaşılmasını isteyebilir."

Miras taksim davasında, mirasın paylaşılması için sulh mahkemesi yetkilidir. Mahkeme, terekenin tamamını ve terekedeki malların her birini göz önünde bulundurarak, taşınmazlardan her birinin bir mirasçıya verilmesi suretiyle paylaşımı yapar. Eğer bu mümkün değilse, mal varlıklarının satılması ve elde edilen gelirin mirasçılar arasında paylaştırılması yoluna gidilir. Mahkeme, tereke mallarının değerlerini göz önünde bulundurarak, adil ve eşit bir paylaşım sağlar ve miras payları arasındaki denkleştirmeyi para ödenmesi yoluyla gerçekleştirir.

Ortaklığın giderilmesi davası hakkında detaylı bilgi almak için tıklayınız.

Mirasın Paylaştırılmasından Önce Pay Satışı

Terekenin mirasçılar arasında paylaştırılmasından önce, mirasçıların kendi payları üzerinde tasarruf etmeleri belirli şartlara bağlıdır. Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi, mirasçıların terekeye elbirliğiyle sahip olduğunu ve bu mülkiyetin paylı mülkiyete dönüştürülmesi gerektiğini belirtir. Bu nedenle, mirasçılar kendi payları üzerinde tasarruf yapabilmek için diğer mirasçıların onayını almak zorundadır. Miras taksim sözleşmesi, mirasçıların kendi aralarında bu konuda anlaşmalarını sağlar.

Miras Taksim Sözleşmesi (Paylaşma) ve Davası Nedir 2024

Mirasın Paylaştırılması Davasında Süreç ve Usuller

Mirasın paylaştırılması davasında ilk aşama, mirasçıların tereke üzerindeki paylarının belirlenmesidir. Türk Medeni Kanunu'nun 642. maddesi, mirasçıların her zaman mirasın paylaşılmasını talep edebileceğini belirtir. Mirasçılardan biri, birkaçı veya tümü, terekenin tamamının veya belirli bir kısmının paylaştırılmasını isteyebilir. Mahkeme, bu talepleri değerlendirerek tereke mallarının paylaşımı konusunda karar verir.

Mahkeme, paylaşım usulünü belirlerken, tereke mallarının türüne ve mirasçıların durumuna göre hareket eder. Terekenin taşınmaz malları, mümkünse aynen paylaştırılır. Eğer bu mümkün değilse, taşınmazlar satılarak elde edilen gelir mirasçılar arasında paylaştırılır. Türk Medeni Kanunu'nun 642. maddesine göre, "Her mirasçı, terekedeki belirli malların aynen, olanak yoksa satış yoluyla paylaştırılmasına karar verilmesini sulh mahkemesinden isteyebilir."

Paylaşım sırasında, mirasçıların kişisel durumları, yerel adetler ve çoğunluğun arzusu dikkate alınır. Ancak, çoğunluğun arzusu, azınlıkta kalan mirasçıların haklarını ihlal edemez. Mahkeme, payların özgülenmesi için mirasçıların anlaşmasını öncelikli olarak arar. Eğer anlaşma sağlanamazsa, kura çekilerek paylaşım gerçekleştirilir.

Pay Satışı ve Paylaşım

Mirasın paylaştırılması davasında, tereke mallarının aynen paylaştırılması mümkün olmadığında, malların satılması yoluna gidilir. Türk Medeni Kanunu'nun 651. maddesi, değerinde önemli azalma olmadan bölünemeyen tereke mallarının satılarak bedelinin bölüştürülmesini öngörür. Bu maddeye göre, "Değerinde önemli azalma olmadan bölünemeyen tereke malı, bütün olarak mirasçılardan birine özgülenir. Mirasçılar bir tereke malının bölünmesi veya özgülenmesi konusunda anlaşamazlarsa, o mal satılır ve bedeli bölüştürülür."

Satış işlemi, mirasçılar arasında anlaşma sağlanarak gerçekleştirilir. Eğer anlaşma sağlanamazsa, mahkeme satışın nasıl yapılacağına karar verir. Artırma yoluyla yapılan satış, mirasçılar arasında veya herkese açık olarak gerçekleştirilebilir. Mirasçılardan biri, satışın artırma yoluyla yapılmasını talep edebilir ve bu durumda mahkeme, artırmanın şekline karar verir.

Tereke Borçlarının Ödenmesi

Mirasın paylaştırılması davasında, tereke borçlarının ödenmesi de önemli bir aşamadır. Mirasçılar, mirasbırakanın borçlarından müteselsilen sorumludur ve bu borçların paylaşım öncesinde ödenmesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 646. maddesi, tereke borçlarının korunmasını ve ödenmesini düzenler. Bu maddeye göre, "Mirasçılardan her biri, terekedeki hakların korunmasını isteyebilir. Sağlanan korumadan mirasçıların hepsi yararlanır. Bir mirasçı ödemeden aciz hâlinde ise, mirasın açılması üzerine diğer mirasçılar, haklarının korunması için gerekli önlemlerin gecikmeksizin alınmasını sulh mahkemesinden isteyebilirler."

Tereke borçlarının ödenmesi, mirasçıların paylarının net olarak belirlenmesi için önemlidir. Mahkeme, tereke borçlarının ödenmesini veya güvenceye bağlanmasını sağlar ve ardından paylaşım işlemlerine devam eder.

Paylaşımın Ertelenmesi

Bazı durumlarda, terekenin paylaşılması ertelenebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi, mirasın paylaşılmasının ertelenebileceği durumları düzenler. Bu maddeye göre, "Paylaşmanın derhâl yapılması, paylaşım konusu malın veya terekenin değerini önemli ölçüde azaltacaksa; sulh hâkimi, mirasçılardan birinin istemi üzerine bu malın veya terekenin paylaşılmasının ertelenmesine karar verebilir."

Paylaşımın ertelenmesi, terekenin değerinin korunması açısından önemlidir. Mahkeme, mirasçılardan birinin talebi üzerine, paylaşımın ertelenmesine karar verebilir. Bu durumda, tereke mallarının değeri korunur ve mirasçıların hakları gözetilir.

Miras Taksim Sözleşmesi Örneği ve Uygulama

Miras taksim sözleşmesi örneği, mirasçılar arasında yapılan anlaşmanın yazılı bir belgesidir. Örneğin, "Yukarıda kimlik bilgileri yazılı murisin ekteki veraset ilamı gereği yasal mirasçıları bulunan ve yukarıda kimlik bilgileri yazılı olan biz taraflar, muristen intikal eden ve iştirak halinde maliki bulunduğumuz malları yukarıda birlikte belirlediğimiz hükümler çerçevesinde paylaşmayı kabul ettiğimizi, söz konusu taşınır ve taşınmaz malların belirlediğimiz oranlarda sicillerine kaydedilmelerinde mutabık olduğumuzu kabul, beyan ve taahhüt ederiz." Bu tür bir sözleşme, mirasçıların miras bırakanın malvarlığını nasıl paylaşacaklarını açıkça belirtir.

Miras taksim sözleşmesi, mirasçıların miras bırakanın malvarlığını hakkaniyetli bir şekilde paylaşmalarını sağlayan önemli bir belgedir. Bu sözleşmenin geçerli olabilmesi için tüm mirasçıların katılımı ve yazılı olarak düzenlenmesi gerekmektedir.

Miras Paylaşımında Özel Haller

Mirasbırakanın Ölüme Bağlı Tasarrufları ve Saklı Paylar

Mirasbırakan, ölüme bağlı tasarruflarla (örneğin vasiyetname) mirasın nasıl paylaşılacağını belirleyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 647. maddesi, mirasbırakanın tasarruf hakkını düzenler. Buna göre, mirasbırakan, ölüme bağlı tasarrufuyla paylaşmanın nasıl yapılacağı ve payların nasıl oluşturulacağı hakkında kurallar koyabilir. Ancak, bu kurallar mirasçıların saklı paylarını ihlal edemez. Saklı pay, mirasçıların yasal olarak korunan miras hakkıdır ve mirasbırakan bu hakları ihlal edecek şekilde tasarrufta bulunamaz. Mirasçıların saklı paylarının ihlal edilmesi durumunda, saklı payı ihlal edilen mirasçılar tenkis davası açarak haklarını talep edebilirler.

Mirasbırakanla Birlikte Yaşayanların 3 Aylık Geçim Gideri Hakkı

Ölüm anında mirasbırakanla birlikte yaşayanlar veya birlikte yaşamıyor olsalar bile mirasbırakan tarafından bakımı üstlenen kişiler, 3 aylık bakım ve geçim giderlerinin terekeden sağlanmasını talep edebilirler. Türk Medeni Kanunu'nun 645. maddesi, bu durumu düzenler ve mirasbırakanla birlikte yaşayan veya bakımı üstlenilen kişilerin mirasçı olmaları şartını aramaz. Bu kişiler, mirasçı olmasalar bile 3 aylık bakım ve geçim gideri talep edebilirler.

Mirasçıların 3. Kişilere Borçlu Olması Halinde Alacaklıların Kayyım Atanması Talebi

Mirasbırakanın ölümünden sonra, mirasçının borçlu olduğu üçüncü kişiler, mirasçının yerine paylaşmaya katılmak üzere kayyım atanmasını talep edebilirler. Türk Medeni Kanunu'nun 648. maddesi, bu durumu düzenler. Alacaklılar, mirasçının miras payını devralmışlarsa, miras payına haciz koymuşlarsa veya ellerinde mirasçıya karşı alınmış borç ödemeden aciz belgesi bulunuyorsa, kayyım atanmasını isteyebilirler.

Aile Konutu ve Ev Eşyalarının Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi

Tereke malları arasında bulunan murisin ev eşyaları ve eşiyle birlikte yaşadıkları müşterek konut, sağ kalan eşin talebi üzerine sağ kalan eşin miras payından mahsup edilmek üzere kendisine bırakılabilir. Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesi, bu durumu düzenler ve sağ kalan eşin haklarını korur. Haklı sebeplerin varlığı halinde, sağ kalan eş veya diğer yasal mirasçılardan birinin talebi üzerine, mülkiyet hakkı yerine yalnızca intifa veya oturma hakkı tanınmasına da karar verilebilir.

Bütünlük Oluşturan Eşyalar veya Aile Belgeleri ile Özel Anı Değeri Olan Eşyalar

Nitelik ve özgülendiği amaç gereği bir bütün oluşturması gereken eşyalar, mirasçılardan birinin karşı çıkması halinde ayrılamaz. Aynı şekilde, aile belgeleri ve aile için manevi değeri olan eşyalara ilişkin olarak yapılacak satış işlemleri de, mirasçılardan birinin istemi halinde gerçekleştirilemez. Türk Medeni Kanunu'nun 653. maddesi, bu durumu düzenler ve mirasçıların bu tür eşyalara ilişkin haklarını korur.

Mirasçılar arasında anlaşmazlık çıkması halinde, sulh hakimi yerel adetler gözetilerek bu eşyaların mirasçılardan birine, durumun gereklerine göre miras payına mahsup edilmek veya edilmemek suretiyle özgülenmesine veya satılmasına karar verebilir. Eşyaya ilişkin yerel adet bulunmaması halinde, mirasçıların kişisel durumları dikkate alınacaktır.

Mirasbırakanın Mirasçılarda Bulunan Alacakları

Türk Medeni Kanunu'nun 654. maddesine göre, mirasbırakanın mirasçılardaki alacakları, paylaşma sırasında o mirasçıların miras payına mahsup edilir. Böylece mirasbırakanın hayatında ortaya çıkan ve mirasçılarıyla aralarında bulunan borç ve alacaklar, mirasın paylaşımı sırasında değerlendirilmiş olacaktır.

Avukat Muhammet Ali BEYHAN
Kültür Mah. Mithatpaşa Cad. No: 71/4 Çankaya/ANKARA
0 (543) 454 11 49
Black Minimalist Modern Attorney Law Logo 1080 x 1080 piksel

You cannot copy content of this page

Scroll to Top
× İletişime Geç